Seçim Sonuçlarının Tahlili (6)

CHP’yi yorumlamaya devam edelim. CHP’yi mevcut klikler yönetmeye devam edecekler. Kılıçdaroğlu seçimi kaybetmiş bir lider olarak partinin başında kalabilir mi? Dünya üzerinde, ana muhalefette başkanlık yapıp da üst üste bu kadar seçim kaybetmiş başka bir lider yoktur. Bu seçimlerde gövdesini ortaya koyduğundan, kaybetmesi durumunda -ki bana göre kazanma şansı yok- istifa etmekten başka alternatifi yok. Fakat istifa etmezse şaşırmam. Teşkilatta şebekeyi gayet güzel kurmuş, kendisine muhalif olabilecek tek aday olan Muharrem İnce’yi partiden püskürtmüş. Partinin başında kalmak istese kimse yerinden oynatamaz. Diyelim ki istifa etti, yerine benzer bir adam geleceğini kolayca tahmin edebiliriz.

Burada iki husus var; biri mevcut kliğin Kılıçdaroğlu ile devam edip etmeyeceği, diğeri Kılıçdaroğlu kalsın veya gitsin yol haritasını şimdiki gibi çizip çizmeyeceği. Partinin yavaş yavaş kan kaybetmesi, seküler milliyetçi tabanın giderek erimesi ve alternatifler çoğaldıkça partinin iyice marjinalize olması durumu var. “Dersim’in Acı İntikamı: CHP” başlıklı yazımda partinin geçirdiği evrimi ayrıntılı olarak anlatmıştım. Şayet İyi Parti zırvalamasaydı, CHP %20’lerin altını görebilirdi. Sonrasında baş aşağı gidip sadece marjinal sol ve Alevilerin oy verdiği, PKK ile yoldaş olmuş, %15 bandında gezen sıradan bir parti olabilirdi. İyi Parti’nin beceriksizliği bu çöküşü geciktirdi.

CHP eski kodlarına dönebilir mi? Dönemez, ancak dönmüş gibi davranabilir. Fakat seçmen kitlesinin bu numarayı yeme olasılığı düşük. Bir kısmı zaten kaçtı gitti. Kalanı da zamanla uzaklaşacak.

CHP’deki erimeyi anlamak adına aşağıdaki tabloya bir göz atalım.



CHP 2011 Genel Seçimleri’nde yaklaşık %26 oy almış. Ak Parti’nin en şaşaalı döneminde bu oyu alabilen CHP, aradan geçen 12 yılda oyunu arttırmak bir yana düşürmüş. Bir ana muhalefet partisi hiç siyaset yapmasa, gidip çay kahve içip geyik muhabbeti çevirse oyları 3-5 puan artar. 2018 seçimlerinde HDP baraj altında kalmasın diye giden ödünç oyların 2023’de tekrar yuvaya dönmesine karşın 25,35 oy oranı yakalayabillmiş.  Üstelik bu oyların içinde dört küçük muhafazakar partinin oyları da var. Bu partilerin seçmenlerinin bir kısmı CHP’ye oy vermemiştir. Ama en az yarım puan katkıları olmuştur. Yani CHP’nin kılçıksız oy oranı %25’in altına düşmüş.

Daha bitmedi. Ak Parti’nin son beş senesi ekonominin baş aşağı gittiği dönem. Buna rağmen CHP’nin oyları yükselmeyi bırakın, düşmüş. Genç kuşağın yaşam tarzının (muhafazakar aile çocuklarının da yarısı dahil) CHP zihniyetine yakınsak olması bile gençleri CHP’ye çekememiş. Öylesine başarısız bir tarz-ı siyaset.

CHP’nin Kılıçdaroğlu’yla veya onsuz, fark etmez, erimeye devam edeceğini düşünüyorum.

Kendisini fasulye gibi nimetten sayanlar

Kimden bahsettiğimi anlamışsınızdır. Sinan Oğan ve ekürisi Ümit Özdağ. Kılıçdaroğlu’nun dolaylı PKK ilişkisinden rahatsız olan ve çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu kitle Muharrem İnce’ye yönelmişti. Muharrem İnce adaylıktan çekilince de Sinan Oğan’a oy verdiler. Sinan Oğan’ın kendisine ait oy oranı azami %2. Kalanı emanet oy. İnce’ye verilen 0,44’ü de sayarsak yaklaşık %4’lük bu kitlenin hemen tamamı protesto oy. Bunların en az yarısı ya sandığa gitmeyerek, ya da gidip geçersiz oy vererek tepkilerini sürdürmeye devam edecek. Bu durumda diğer iki adayın, yani Erdoğan ve Kılıçdaroğlu’nun oyları otomatikman %1’er artacak. Bu da seçimi Erdoğan’ın kazanması demek. Sinan Oğan’ın kalan %2’lik kesmi Erdoğan veya Kılıçdaroğlu’na sürükleme şansı da yok. Onların oyu da bellidir. Hatta Sinan Oğan’ın kendi tabanındaki %2’lik kitleyi bile blok halinde istediği adaya yönlendirme şansı yok.

Hal böyleyken daha seçim sonuçları açıklanmadan “İkinci tura kalan adaylarla pazarlık yapacağız, CB yardımcılığı ve bakanlık isteyeceğiz” açıklaması yapan Oğan, bu çıkışıyla ne kadar çiğ bir politikacı olduğunu da göstermiş oldu. “Kendini ne sanıyorsun?” bu bir. Birazcık matematik bilsen Erdoğan’ın sana zerre ihtiyacı olmadığını anlarsın bu iki. Hedef ve rotaları birbirine taban tabana zıt iki adaydan daha çok rüşvet verene yardım ve yataklık yapacağını söyleyerek ne kadar omurgasız bir şahsiyet olduğunu ispatladın bu da üç.

Erdoğan’ın Oğan’a pas vereceğini düşünmüyorum. Kılıçdaroğlu mecbur. Oğan destek verirse seçimi kazanabileceği vehmediyor olabilir. “Bir CB yardımcılığı da Sinan’a verelim ne olacak ki?” diye düşünebilir. Ha 7, ha 8. Zaten hepsi kolpa koltuk olacak. Bir de Ümit Özdağ’a bakanlık çakar. Olmadı 20-30 vekili istifa ettirip Zafer Partisi’ne hediye eder. Nasıl olsa Meclis’te yine azınlıkta kaldı. Zaten vekillerinin bir iş yaptığı da yok. %1 oy katkısı olmayan partilere 37 vekillik vermiş, Sinan Oğan’a da verir, ne olacak ki? Hani piyango, hırsızlık veya miras vasıtasıyla eline birden para geçen insanlar vardır ya. Parayı kısa sürede çar çur ederler, Kılıçdaroğlu’nun durumu da aynen öyle.

----------------------

Yorumlar