Seçim Senaryoları (6)

Aslında yazımı siyasetin küçük aktörlerini değerlendirmeye devamla sürdürecektim, ama seçim çok yaklaştı ve pekala bu değerlendirmeyi seçimden sonra da yapabilirim. Seçimlerde son düzlüğe girilirken dört CB adayı arasında olan Muharrem İnce adaylıktan çekildi. Bu önemli gelişmenin ardından tablo nasıl değişir?

Muharrem İnce, Meral Akşener’in milliyetçi seküler seçmeni Kılıçdaroğlu ve HDP’ye mahkum etmesiyle bir anda mezkur kitlenin yeni adresi haline gelerek oy patlaması yaşadı. Fakat yoğun sosyal medya ve mahalle baskısına maruz kaldı. İnce hem akçeli işlerde hem kadın meselelerinde sicili bozuk bir adam. Kendi içinden çıkan bu şahsa ait doğal olarak çok fazla malzemesi olan muhalif kanat, İnce’nin ipliğini pazara çıkardı, çekilmeseydi çok daha fazlası gelebilirdi. İtibar suikastiyle oyları düşmüştü. Kuyruğu dik tutmak adına çekildi. İtibar suikasti kelimesine fazla takılmayın. Zaten benim nezdimde herhangi bir itibarı yoktu. Ama toplumda kendisine iltifat gösteren bir kitle vardı, onların gözünde itibar kaybetti.

Ben ilk turda Muharrem İnce’ye vermeyi planlıyordum. Son gelişmelerden sonra kararımı kesinleştirdim, İnce’ye vereceğim. Nasıl olsa oy pusulaları basıldı, İnce pusulalarda bulunacak, basar geçerim. İnce’nin adaylıktan çekilmesi oy verirken yaşayacağım ufak tereddüdü de ortadan kaldırdı. Zaten protesto amaçlı verecektim, şimdi tam protesto oyu olacak. İnce’ye oy vereceğimi öğrenince birçok arkadaşımdan ağır eleştiri aldım. Varsın eleştirsinler. Ben ne yaptığımın gayet farkındayım.


Seçim anketlerine güvenmemekle birlikte, sahadan aldığım bilgilerle sanırım bugün itibarıyla Kılıçdaroğlu %49, Erdoğan %45 civarında alacak gibi duruyor. Daha iki gün var, ama çok büyük oy kaymaları beklemiyorum. Mesela Kılıçdaroğlu’nun bir Amerikan yetkilisine “Türkiye’yi yeniden ABD’nin kuklası yapacağız” veya Murat Karayılan’a “Kürdistan’ı birlikte kuracağız” dediği bir kaset yayınlansa bile ciddi bir oy kaybı yaşamaz. Aynı şekilde Erdoğan ve avanesinin büyük bir yolsuzluğu faş edilse -ki ediliyor- Erdoğan da oy kaybı yaşamaz. Her ikisi de komplo der ve kendi kitleleri inanır buna. O zaman seçim sonucu belli diyebilir miyiz? Yine de diyemeyiz. Sebeplerini sıralayalım.


Muhalefet seçimi ilk turda bitirmek istiyor. Kılıçdaroğlu %50,01 bile oy alsa bu iş biter, çünkü: İstanbul seçimlerinde Anadolu Ajansı’nın seçim sonuçlarını yayınlamayı durdurması ve ardından ahmak gibi seçimlerin tekrarlatılması gibi bir durum yaşanmaz diye tahmin ediyorum. Öyle bir durumda ilk tur seçimini tekrar ettirmek gerekir ki, tekrarlanan seçimlerde Kılıçdaroğlu en az %55 alır. Erdoğan aynı delikten ikinci kez sokulacak kadar basiretsizlik gösterir mi. Mantıken göstermemesi lazım. Ama iktidar ihtirası bu kadar güçlü bir adam makamını kaybedeceğini anlayınca muvazenesini de kaybedebilir. Bu da sadece kesilmemek için uğraşan kurbanlık koyunun son çırpınışları gibi olur.


Kılıçdaroğlu ilk turda %49,99 bile alsa ikinci turu alamayabilir. Her ne kadar oylar kemikleşse de iki hafta uzun bir süre, bazı kıstaslar yerinden oynatılabilir. Seçim ikinci tura kalırsa Kılıçdaroğlu’nun en az 3-4 puan fark atması lazım ki seçimi kazansın. İkinci turda küçük bir oy farkı olursa ortalık çok karışır. Seçim tekrarlanmaz. Yeniden oy sayımı türünden operasyonlar yapılıp Erdoğan zaferini ilan edebilir ve atı alan Üsküdar’ı geçmiş olur. Muhalif seçmen sokaklara dökülse de sonuç değişmez. Zaten arkadaşımız Latif Haliloğlu’nun dediği gibi “Sekülerlerin isyanı yağmur yağana kadardır”. Belki Kılıçdaroğlu’nun kazanmasına kilitlemiş HDP seçmeni sokaklarda biraz daha dirençli olabilir, ama o da bölgesel bir direniş olarak kalır, biraz uzarsa da kolluk kuvvetleri şiddet uygulayarak protestoları sindirir.


Hülasa Kılıçdaroğlu ya ilk turda 1 oy farkla bile olsa kazanmalı, ilk turda bunu başaramazsa ikinci turda %51,5 veya daha fazla oy alarak yani en az 3 puan fark atarak kazanmalı, diğer durumlarda Erdoğan seçimi götürür. Belki de bunu tahmin ettiklerinden muhalif cephe işi ilk turda bitirmek istiyor. İnce’ye bu kadar saldırmalarının sebebi de buydu. Şüphesiz İnce’nin %3’lük oy oranının hepsi Kılıçdaroğlu’na gitmeyecek. Şöyle düşünün, Kılıçdaroğlu İnce adayken %49,1 alacak olsa, İnce çekildiğinde onun kitlesinden %1 alsa %50,1’le seçimi kazanabilir. O yüzden İnce’nin çekilmesi basit bir olay değil.


Kılıçdaroğlu belki finişe çok yakın ve hatta zafere uzandı, belki İnce’den gelecek oylarla ilk turda kazanacak durumda. Ama yine de son güne dek bazı şeyler değişebilir. Yukarıda belirttiğim gibi Kılıçdaroğlu’nun mevcut üstünlüğünü kasetler, ifşalar değiştirmez. Ama görünmeyen başka birkaç faktör değiştirebilir. Anketleri düzenleyenler yurt dışından bilgi almıyorlar. Hakeza asker ve polislerden de anket bilgisi alamıyorlar. Bu iki kitlede de Erdoğan önde. Bu Kılıçdaroğlu’nun oy oranını biraz düşürebilir. İkinci olarak muhalefetin ağır mahalle baskısından dolayı Kılıçdaroğlu saflarında bulunan (görünen) ama aslında Erdoğan’a vermeyi düşünen insanlar var. Üçüncü olarak son kertede oy atmaya giderken milliyetçi duygularının vicdanlarına baskı yapmasıyla Kılıçdaroğlu’na oy vermeye eli varmayacaklar olabilir.


Yukarıda saydığım faktörlerin ne oranda olacağını kestiremiyorum. O yüzden de bir tahminde bulunamıyorum. 


Parti olarak kime oy vereceğim? Ak Parti iyice yozlaştı. Zaten yozlaşmasa Erdoğan bu kadar saçmalamazdı. Bir ara Yeniden Refah’a vermeyi düşünmüştüm. Ama Fatih Erbakan da partisini Erdoğan’ın önüne serince vazgeçtim. Ak Parti’ye verceğim oyumu. Bu tercih sizi şaşırtmış olabilir. Aslında bu da Erdoğan’a bir protesto, yoksa dediğim gibi Ak Parti de zıvanadan çıkmış durumda. Nasıl o kadar laf söyleyip İnce’ye vereceksem, aynı mantıkla Ak Parti’yi de yerden yere vurup Ak Parti’ye oy vereceğim. Mikro seviyede tutarsız görünüyor ama makro ölçekte tutarlı bir paradigması var. Ak Parti’ye oy vererek tıpkı Erdoğan’ın “Dünya beşten büyüktür” deyip uluslararası siyasetin oligopollerine ayar vermesi gibi ben de “Dava senden büyüktür Reis” mesajını vermiş olacağım. Kim takar beni, değil mi? Her koyun kendi bacağından asılır. Vicdanım bana yeter, velev ki tüm dostlarım dalga geçsin.


Sonraki bölüm için lütfen tıklayın.

Önceki bölüm için lütfen tıklayın.


------


Free counters!


Yorumlar

  1. "Esad genel af ilan etti, suriyeliler ülkesine dönsün" diyen YRP'ye oy vermeyi düşünmeniz beni şaşırttı.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Yorumlarınız küfür, hakaret vs içermediği müddetçe, en sert eleştirileri dahi içerse yayınlanacaktır.