Kayıtlar

2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Çayna, Çayna, Çaynaaa! Çayna?

Resim
1989’daki Tiananmen   Ayaklanması’yla ayar verilen Çin, Batı’nın “kapılarını aç ve rahatla” teklifine bir süre sonra olumlu karşılık verdi. Ama demir perdeler tamamen kalkmamış, sadece aralanmıştı. Çin Komunist Partisi (ÇKP) belli ki bu açılım için ciddi bir hazırlık yapmış. Tahtası Çin toprakları ve taşları Çin halkı olan bir satranç maçı böylece başlamış oldu. Batı bu tür stratejik oyunlarda gayet mahirdir. Ama ÇKP de hiç boş olmadığını gösterdi. Üstelik oyuna ev sahipliği yapmak vasıtasıyla büyük bir avantaja sahipti. Şimdi bu açılım sürecinde neler yaşandığına bir göz atalım. Çin’in yabancı sermayeye kapılarını açmasıyla paldır küldür bir yatırım hamlesi olmadı. Tedrici olarak gelen sermaye, daha çok sanayi ve teknoloji yatırımları yaptığından Çinliler bu süreçte hızlı bir şekilde bilgi ve teknoloji transferi yaparak kendi sanayisini de güçlendirdi. Sadece teknik bilgi değil aynı zamanda ticari örgütlenme ve pazarlama yöntemlerini de taklit ederek dünyanın serbest piyasasında boy

Çayna, Çayna, Çaynaaa!

Resim
Çin medeniyeti Mezopotamya, Mısır ve Hint medeniyetlerinden sonra dünya tarihine damga vurmuş dördüncü kadim medeniyettir. Kağıt, barut, ipek, el arabası, pusula, uçurtma, sismograf gibi teknik icatlarının yanı sıra sosyal örgütlenme, insan kaynak analizleri, felsefe, kent planlaması gibi pek çok beşeri konuda da dünyaya yön vermiş bir uygarlık. Mimariden kaligrafiye, yemek çeşitlerinden eğlenme yöntemlerine kadar bizim alışageldiğimiz kültürden hayli farklı bir yaşam döngüsüne sahipler. Bunun doğal uzantısı olarak zihin yapılarının ve mefhumları algılama yöntemlerinin bizden çok daha değişik olduğunu söyleyebiliriz. Biz derken sadece Türkiye’den bahsetmiyorum, dünyanın geri kalanından söz ediyorum. Mevcut kültürlere göz atarsak bunların arasındaki değişimin tedrici olduğunu görürüz . Arap beyteni, Türk pidesi, Yunan pitası ve İtalyan pizzası (okunuşu pitza) bunun güzel örneklerinden biridir. Hem lezzetleri hem isimleri yakın ama yine de birbirinden farklıdır. Oysa Çin ve Güneydoğu A

Çayna, Çayna!

Resim
Bir önceki ABD başkanı Donald Trump, gerek seçim çalışmaları sırasında gerekse seçildikten sonra kendisini modern dünyanın temsilcisi ve insanların en gelişmiş grubu vehmeden ana akım liberal tayfa tarafından çok ağır eleştiri ve aşağılamaya maruz kalmıştı. Türkiye’den mevzuya tam hakim olamadığımızdan ABD’de yaşayan yeğenime bu tahkir ve öfkenin sebebini sormuştum. Şöyle bir cevap vermişti: “Ali Ağaoğlu’nun TC Cumhurbaşkanı olduğunu düşün, aynısı ABD’de oldu.” İlk anda hak vermiştim tepkilere, sonra düşündüm de… Zamanla Trump’ı da tanıma fırsatımız oldu. Yeğenimin teşbihinin gayet başarılı olduğunu bu vesileyle anladık. Ali Ağaoğlu ve Trump’ın temsil ettiği tipolojinin birçok itici yanı var gerçekten; hoyrat, eğitimsiz, derinliksiz, kaba… Ancak bu tür insanlarda -belki de derin düşünmediklerinden- çok gelişmiş bir pragmatizm ve basit düşünme yeteneği de bulunuyor. Hayat felsefeleri birkaç satıra sığdırılacak kadar sade. Mesela paranın insanlar üzerindeki gücünü kavramışlar ve para k

Çayna

Resim
Dünyanın modern çağ üzerinden yaşadığı başkalaşımı en güzel tanımlamış isim David Harvey’dir. Çağdaş sosyolojinin en güçlü teorisyenlerinden olan Harvey, “zaman ve mekân sıkışması” diyerek özetlediği post modern dönemi üç anahtar kelimeyle hafızalara kazımış oldu. Zaman ve mekan sıkışmasının “değişim hızının ivmelenerek artması”, “doğal döngülerinin kısalması” gibi dünyanın işleyiş algoritmalarını değiştirebilecek pratik etkileri olacak. Bu metamorfoz, yıkılmaz kabul edilen pek çok doktrin veya kabulün temeline dinamit koyabilir. Yaşadığımız/yaşayacağımız sancılı değişimlerin diğer veçhelerini bir kenara bırakarak, bu dönüşümün devlet yönetim mekanizmalarına tesirini mercek altına alalım. Hayat gerçekten fena hızlandı, her geçen gün de hızını arttırıyor. İlk çağlarda insanlar yetişkin olana kadar edindikleri tecrübelerle yaşam boyu idare edebiliyorlardı. Hayatın kurgusunu sadece deprem, kuraklık gibi fevkalade tabii afetler sarsabiliyordu. Elbette insanoğlunun zekâ ve becerileri üz

Üçüncü Blok Rahme Düştü

Resim
2019 yerel seçimlerinin hemen akabinde, ardı ardına ve çok sayıda gerçekleşen seçim ve referandum maratonundan sonra Erdoğan, bu sürecin halkı yorduğunu, uzun süre seçim gündeminin olmayacağını vurgulamıştı. Son seçim sonuçları Türkiye’nin politik tablosuna İyi Parti’yi eklemiş ve siyasi dengeler belli oranda değişmişti. İyi Parti belki çok daha yüksek oy oranını hayal ediyordu. Akşener’in cumhurbaşkanlığı adaylığında Abdullah Gül’ün önünü kesmesi bir bakıma da bu sebepleydi. Milliyetçi sağ tabanın oyunun çok büyük bir kısmını (%20’nin 17-18’ini), CHP’nin milliyetçi tabanının da belli oranını (%6-7) kapıp cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turundan ikinci lider olarak çıkma hesabı yapıyordu. Erdoğan’ın ilk turda seçilemeyeceğini vehmediyordu ve ikinci turda Erdoğan’ı yenerek cumhurbaşkanı olma hayali kurmuştu. Ayakları yerden kesilmiş her siyasetçi gibi ilk seçimde acı gerçekle yüzleşti. Meral Hanım’ın hayallerini bir kenara bırakıp nesnel bir değerlendirme yaparsak, taşları yerine otu

2: Dünya Koronayı Karşılarken

Resim
Dünya Sağlık Örgütü 15 Temmuz’da covid-19 hastalığının kronolojik gelişimini yayınladı. DSÖ hikayeyi 31 Aralık 2019’dan başlatmış ve şöyle demiş; 31 Aralık’da Çinli uzmanlar semptomları farklı görünen bir hastalıkla karşılaştılar, birkaç gün sonra da bu hastalığın yeni bir virüs türünden kaynaklandığını duyurdular. Hikayenin görünen ve bilinen kısmı bu şekilde. Ancak bu öykünün açıklanamayan veya sis perdesi aralanmamış çok fazla veçhesi var. Wuhan’daki bir hastanede çalışan 34 yaşındaki Çinli doktor Li Wenliang, hekim arkadaşlarına yeni bir hastalık müşahade ettiğini ve kendilerini koruyacak elbiseler giymelerini tavsiye eden bir mesaj atmasa belki de dünya bu virüsten çok daha geç haberdar olacak, önlemler ve tedaviler gecikecek ve salgının boyutu ve sonuçları daha ürkütücü seviyelerde olacaktı. Çin gibi kapalı devre çalışan ve kendi varlığını idame ettirebilmek için her türlü zorbalığa başvurabilen bir devlette böyle bir mesaj atmak yürek ister. Wenliang’ın doktor sorumluluğuyla y