Kayıtlar

Mayıs, 2025 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kartları Karalım: Suriye Devrimi (5)

Resim
İsrail: Son dönemde ortalıkta dolaşan bir yorum var; Hamas kendisini ve Filistin’i yaktı, ama Suriye’yi kurtardı. Peki bu İsrail için ne anlam ifade ediyor? Öncelikle İsrail’in çok tedirgin olduğunu not düşelim. Hemen yanı başlarında, eski El-Kaide üyelerinin iktidarda olduğu bir ülke var artık. İsrail neyle yüzleşeceğinin gayet farkında. O yüzden “Suriye’de hilafet rejimi kurulmasına müsaade etmeyeceğiz” şeklinde açıklamada bulundular. Suriye’nin nerdeyse tüm askeri tesislerini ve techizatını 700’den fazla hava saldırısıyla yok ettiler. Dahası Quneytra, Deraa ve Süveyda vilayetlerine kara operasyonları yaptılar. Halihazırda her türlü askeri tacize devam ediyorlar. Suriye hükümetinin kolu kanadı kırık. Ama yerel direnişçiler bile İsrail ordusunu ürkütüyor. Bu öyle her tarafı kuşatılmış gariban Gazze’ye saldırmaya benzemez. Biraz daha abartırlarsa ağır bedeller ödeyebilirler. Dolayısıyla Suriye içinde kara harekatının uzun soluklu olmayacağını tahmin ediyorum. Suriye’nin uluslararası...

Taşlar Yerinden Oynarken: Suriye Devrimi (4)

Resim
Biz bugün Suriye Devrimi’ni gördük, yaşadık. İnsan içindeyken bir olayın tarihi izdüşümünü veya önemini tam kestiremeyebilir. Halbuki kendimizi olan bitenden sıyırıp daha geniş bir perspektiften yorum yapabilsek farklı tabloları müşahade edebiliriz. Dünya’da ABD, Rusya ve Çin başat aktörler gibi algılansa da son üç asırda en büyük oyun kurucu hep İngiltere olagelmiştir, hala da öyledir. Birleşik Krallık uluslararası siyasette çiğ davranmaz, şov yapmaz. Bilirler ki çok konuşan, çok açık verir. Sadece elzem durumlarda kafa gösterirler. Mesela Kıbrıs’ta garantör devlet İngiltere’dir, yani Kıbrıs süper güçlerden İngiltere’nin oyun alanıdır. Hatta sadece Kıbrıs değil, tüm Doğu Akdeniz. İsrail’i kurdular, Irak ve Suriye’de yıllarca at koşturdular, Mısır’da hakeza hep söz sahibiydiler, Malta zaten uydu devletleriydi. Geçtiğimiz on yıl içerisinde Kıbrıs’ta ve civarı deniz sahanlıklarında çok sayıda gelişme oldu. Herkes konuştu, aksiyon aldı, sadece İngiltere’den ses çıkmadı. Mesela Türkiye...

İdealizmden Realizme: Suriye Devrimi (3)

Resim
Şam düştüğü gün, Suriyelilerden çok “Erdoğan ve Türkiye’nin zaferi” olarak algılanmıştı ve kesinlikle böyleydi. Yazımın önceki bölümlerinde bahsettiğim Erdoğan’ın iki dramatik hatasına rağmen, bu zafer büyük oranda Türkiye’ye yazar. Tamam, Suriye’deki bunca eziyet, katliam, kan, gözyaşına Türkiye’nin savaşın ilk yıllarında takındığı stratejik derinliğin (!) büyük katkıları olmuştu. Ama Türkiye, 14 yıllık Suriye Devrimi sırasında maddi, siyasi, psikolojik, sosyolojik çok ağır bedeller ödedi. Bunları kısaca gözden geçirelim. Türkiye milyonlarca mülteciye yıllarca ev sahipliği yaptı. Bu ev sahipliği öyle böyle değildi. Mültecilerin temel insani ihtiyaçlarının tamamı asgari düzeyde de olsa sağlanmıştı. Bu sadece maddi bedeli olan bir yük değil, aynı zamanda güçlü organizasyon mahareti isteyen bir uğraştı. Erdoğan kendisine oy kaybettireceğini bile bile mültecilere karşı her zaman müşfik ve koruyucu bir tavır gösterdi. Eğitim, sağlık, yeme içme ve barınma konusunda Suriyelileri mağdur etm...