Kayıtlar

2025 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Arap Baharı'nın Tek Gülü: Suriye Devrimi (7)

Resim
Bölgesel Etkiler: Ağır bedelleri olan ve uzunca bir sürece yayılan Suriye Devrimi her devrim gibi kitleler arasında heyecana sebep oldu. İran Devrimi de böyleydi, 15 Temmuz da. Arap Baharı’yla başlayan onlarca başkaldırı hareketinden sadece Suriye Devrimi başarıya ulaşabildi. Yemen’deki Husi ayaklanması hariç diğer tüm ayaklanmalar sönümlendi. Libya’da ve Irak’da da araf pozisyonu devam ediyor. Yani halklar arasında büyük umutlarla yeşeren isyanlar, ağır bir hayal kırıklığıyla sona erdi. Sis perdesi dağıldığında eski tiranların yerinde durduğunu, kullanım süresi geçmiş üç-beş tiranın da yenileriyle değiştiğini gördük. Ama Suriye başarmıştı. Bu başarı bölge halklarının zihinlerinde iyiden iyiye yer etmeye başlayan “çaresizlik” resmine kocaman bir çizik attı; “biz başaramadık, ama demek ki mümkünmüş”. İşte bu duygunun yeşermesi öylesine büyük bir devrimdir ki, kelimelerle anlatılamaz: Çünkü devrim ateşi önce yüreklerde tutuşur. Hama'da halk devrim zaferini kutluyor Şimdi topun ağz...

Neo-Osmanlı'ya Giriş: Suriye Devrimi (6)

Resim
Türkiye: Geldik “trend topic” olmuş filmimizin esas oğlanına. Suriye Devrimi’yle yerinden oynayan taşlar ve sonrasında yeniden dağıtılacak kartlar Türkiye’ye çok önemli bir alan bulma şansı veriyor. Zafere ulaşan Muhaliflerle Türkiye Devleti ve halkı arasında sadece maddi şartların oluşturduğu zarurete dayanan bir hukuk oluşmadı. Tarihi süreçten miras edinilmiş ve izleri kolay kolay silinemeyecek kader birliği kadar, 14 yıllık devrim sürecinde yeniden canlanan sosyal ve psikolojik yol arkadaşlığı da derinlik kazandı. Türkiye’deki birtakım ırkçı unsurların ilkel çıkışlarına rağmen iki millet arasındaki genel havanın pozitif bir seyre girdiğini müşahade ediyoruz. Uluslararası ilişkiler düşünüldüğü kadar nesnel ve mekanik değildir. Mesela aramızda her zaman gerilim olsa da Yunanistan bize Norveç’ten daha yakındır. Çünkü Yunanistan’la kültürel kodlarımız daha uyumludur. Yunanistan’la güçlü bir din bariyerine rağmen anlamlı bir ortak paydası olan Türkiye’nin Müslüman Suriye’yle çok daha ...

Kartları Karalım: Suriye Devrimi (5)

Resim
İsrail: Son dönemde ortalıkta dolaşan bir yorum var; Hamas kendisini ve Filistin’i yaktı, ama Suriye’yi kurtardı. Peki bu İsrail için ne anlam ifade ediyor? Öncelikle İsrail’in çok tedirgin olduğunu not düşelim. Hemen yanı başlarında, eski El-Kaide üyelerinin iktidarda olduğu bir ülke var artık. İsrail neyle yüzleşeceğinin gayet farkında. O yüzden “Suriye’de hilafet rejimi kurulmasına müsaade etmeyeceğiz” şeklinde açıklamada bulundular. Suriye’nin nerdeyse tüm askeri tesislerini ve techizatını 700’den fazla hava saldırısıyla yok ettiler. Dahası Quneytra, Deraa ve Süveyda vilayetlerine kara operasyonları yaptılar. Halihazırda her türlü askeri tacize devam ediyorlar. Suriye hükümetinin kolu kanadı kırık. Ama yerel direnişçiler bile İsrail ordusunu ürkütüyor. Bu öyle her tarafı kuşatılmış gariban Gazze’ye saldırmaya benzemez. Biraz daha abartırlarsa ağır bedeller ödeyebilirler. Dolayısıyla Suriye içinde kara harekatının uzun soluklu olmayacağını tahmin ediyorum. Suriye’nin uluslararası...

Taşlar Yerinden Oynarken: Suriye Devrimi (4)

Resim
Biz bugün Suriye Devrimi’ni gördük, yaşadık. İnsan içindeyken bir olayın tarihi izdüşümünü veya önemini tam kestiremeyebilir. Halbuki kendimizi olan bitenden sıyırıp daha geniş bir perspektiften yorum yapabilsek farklı tabloları müşahade edebiliriz. Dünya’da ABD, Rusya ve Çin başat aktörler gibi algılansa da son üç asırda en büyük oyun kurucu hep İngiltere olagelmiştir, hala da öyledir. Birleşik Krallık uluslararası siyasette çiğ davranmaz, şov yapmaz. Bilirler ki çok konuşan, çok açık verir. Sadece elzem durumlarda kafa gösterirler. Mesela Kıbrıs’ta garantör devlet İngiltere’dir, yani Kıbrıs süper güçlerden İngiltere’nin oyun alanıdır. Hatta sadece Kıbrıs değil, tüm Doğu Akdeniz. İsrail’i kurdular, Irak ve Suriye’de yıllarca at koşturdular, Mısır’da hakeza hep söz sahibiydiler, Malta zaten uydu devletleriydi. Geçtiğimiz on yıl içerisinde Kıbrıs’ta ve civarı deniz sahanlıklarında çok sayıda gelişme oldu. Herkes konuştu, aksiyon aldı, sadece İngiltere’den ses çıkmadı. Mesela Türkiye...

İdealizmden Realizme: Suriye Devrimi (3)

Resim
Şam düştüğü gün, Suriyelilerden çok “Erdoğan ve Türkiye’nin zaferi” olarak algılanmıştı ve kesinlikle böyleydi. Yazımın önceki bölümlerinde bahsettiğim Erdoğan’ın iki dramatik hatasına rağmen, bu zafer büyük oranda Türkiye’ye yazar. Tamam, Suriye’deki bunca eziyet, katliam, kan, gözyaşına Türkiye’nin savaşın ilk yıllarında takındığı stratejik derinliğin (!) büyük katkıları olmuştu. Ama Türkiye, 14 yıllık Suriye Devrimi sırasında maddi, siyasi, psikolojik, sosyolojik çok ağır bedeller ödedi. Bunları kısaca gözden geçirelim. Türkiye milyonlarca mülteciye yıllarca ev sahipliği yaptı. Bu ev sahipliği öyle böyle değildi. Mültecilerin temel insani ihtiyaçlarının tamamı asgari düzeyde de olsa sağlanmıştı. Bu sadece maddi bedeli olan bir yük değil, aynı zamanda güçlü organizasyon mahareti isteyen bir uğraştı. Erdoğan kendisine oy kaybettireceğini bile bile mültecilere karşı her zaman müşfik ve koruyucu bir tavır gösterdi. Eğitim, sağlık, yeme içme ve barınma konusunda Suriyelileri mağdur etm...

Yıldırım Harekatı: Suriye Devrimi (2)

Resim
Halep’i kaybeden Rejim, birliklerini Hama eteklerine kadar çekti. Zaten Hama-Halep yolu üzerindeki Maarat en-Numan alınmıştı. Diğer üç kasaba da (Han Şeyhun, Morik ve Suran) hızlıca uyuyan hücrelerin operasyonuyla Muhaliflerce ele geçirilmişti. Bu şehirlerdeki birlikler bir dönem Hama’ya da taarruz etmişler, Hama Havaalanı kadar ulaşmışlar ve birkaç mahallede kontrolü ele geçirmişlerdi. Fakat Hama’nın hemen kuzeyindeki stratejik Kumhane Tepesi’ndeki direnişi kıramadıklarından taarruz akim kalmıştı. Halep’in alınmasından hemen bir gün sonra Hama merkezinden Muhaliflerin görüntüler düşmeye başladı. Önce Hama da alındı sandık, ama yine uyuyan hücreler gövde gösterisi yapmıştı. Rejim birliklerinin ne kadar umutsuz olduğunu bu resim çok güzel anlatıyordu. Biz dışarıdan acaba neler olacak diye merak ediyorken, içerdekiler her şeyi görüyordu. Aslında Rejim düşmüştü, sadece formaliteler kalmıştı. Şehrin göbeğinde Muhalifler elini kolunu sallayarak gösteri yaparken, Rejim birlikleri müdahale ...

Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz: Suriye Devrimi (1)

Resim
Astana Anlaşması sonrası, Suriye’deki iç savaşın üstüne  adeta ölü toprağı serpilmişti. Muhalifler İdlib kenti ve Halep’in kuzey kırsalındaki küçük bir bölgede hayata tutunma kavgası veriyorlardı. PKK’nın Suriye uzantısı PYD, Fırat’ın doğusunu, Halep’in kuzeydeki iki mahallesini, Fırat’ın batısında da Rakka kırsalı ve Münbiç bölgesini kontrol altına almıştı. Suriye’nin kalan kısmında da Baas Rejimi hüküm sürüyordu. Suriye’deki kanlı kavga arafta kalmıştı ve diğer taraftan da sükunet içinde herkes pozisyonunu tahkim etme derdindeydi. Ara sıra vuku bulan Rejim’in hava ve topçu saldırıları ve muhaliflerin verdiği cılız karşılık haberlere bile düşmeyecek cinstendi. Suriye’yle ilgilenen sivil inisiyatif ve gazeteciler kendilerine çoktan beridir başka meşgaleler bulmuştu. 27 Kasım 2024 günü sabahı Heyet Tahrir Şam bünyesindeki Muhalifler Halep’in batısından bir taarruz başlattığında hiç kimse heyecenlanmamış, bunun eski stil bir vurkaç olacağını öngörmüştü. Ancak daha ilk 10 saatte Muhal...

Bu Şarkı Burada Bit…

Resim
Erdoğan eften püften bir sebeple tutuklanıp hapse atıldığında sevenlerine “Bu şarkı burada bitmez” diyerek veda etmişti. Nitekim bitmediği gibi, on milyonların benimsediği bir başkaldırı şarkısına dönüşmüştü. Hatta şimdilerde Erdoğan ve destekçileri şarkıdan türküden vazgeçip yüksek sesle marş söyler oldular. Erdoğan hapse atıldığında herkes bunun bir operasyon olduğunu biliyordu. Çünkü gerek yurtiçi aktörler, gerek yabancı istihbarat servislerinin yaptırdığı anketlerde halka en çok güven veren lider hep Erdoğan çıkıyordu. Müesses nizamın demokrasiyle devam ederse Erdoğan’ı durdurması mümkün değildi ve operasyon yapıldı. Ana muhalefette Kılıçdaroğlu iktidarının sona ermesiyle taşlar yerinden oynamış, Erdoğan’ın en çok istediği rakip safdışı kalmıştı. Artık CHP’de Ekrem İmamoğlu rüzgarı esiyordu. Bir şeyler yapılmazsa da İmamoğlu Erdoğan’ın karşısına CB adayı olarak dikilecekti. Görünen ve bilinen sonuç da Erdoğan’ın kaybedeceğiydi. İmamoğlu’nun önce üniversite diploması iptal edi...